Duyuşsal Gelişim
Duyuşsal gelişim, bireyin duygusal ve sosyal olarak gelişimini ifade eden bir terimdir. Duygular, iç ve dış dünyadaki etkileşim sonucu ortaya çıkan hoşlanma ya da acıma gibi tepkilerdir. Bu tepkiler, bireyin korku, kaygı, sevinç, öfke, üzüntü gibi çeşitli duygularını yansıtabilir. Bu duygusal tepkiler ve davranışlar, hayat boyunca diğer insanlarla etkileşim içinde olan bireyin sosyal gelişimine de dahil olur. (Ersöz, 2012). 8 Duyuşsal gelişim bireyin iç ve dış dünyadan gelen uyarıcılara karşı verdiği tepkileri içeren duygusal ve sosyal gelişim kapsamına giren bir alanı ifade etmektedir. Bu alanda yer alan tepkiler, sevinç, korku, öfke, üzüntü, şaşırma gibi duygusal durumlar ve bu durumlara verilen davranışlar ile belirtilir. Duygusal gelişim süreci, bireyin dünyayı anlama ve algılama sürecindeki duygusal durumlarını ve bu durumlara verdiği tepkileri ifade etmektedir. Bu süreç zihinsel gelişim basamaklarıyla paralel ilerler ve çocuğun ruhsal durumunu ve duygusal tepkilerini ifade eden önemli bir gelişim alanıdır (MEB, 2015).
Duygular, insanların hayatında iz bırakan önemli unsurlar olarak karşımıza çıkar. Düşüncelerin bir sonucu olarak ortaya çıkan duygular, kişiliğimizi, alışkanlıklarımızı, kültürel değerlerimizi ve beklentilerimizi yansıtır. Birey, yaşamı boyunca çevresinden gelen uyarıcılara tepki vererek farklı duyguları yaşar. Sosyal çevreyle etkileşim halinde olan bir birey, haz ve elem duyguları arasında gidip gelebilir. Özellikle çocukların fizyolojik ve psikolojik ihtiyaçlarının karşılanması veya karşılanmaması, duygularının oluşmasında etkili olabilir. Yaş ilerledikçe ise, duygusal açıdan yaşanan değişimler ve ihtiyaçların artması gibi faktörler, bireyin duygusal dünyasını da etkiler. Ancak duyguların yaşanabilmesi için zihinsel süreçler olan hatırlama, düşünme, algılama ve ayırt etme gibi yetenekler de gereklidir.